Gezegenler,
yıldızlar, takım yıldızları, galaksiler, bulutsular…
Dünyamız
öyle bir yer ki bu Evren’de zaman, mekan, günler, aylar, seneler bu yuvarlak
kubbenin içinde geçiyor. hızlı bir şekilde doğup büyüyüp yaşlanıyoruz. “Neye
sarılacağımızı, neye tutunacağımızı, neyi sevip neden nefret edeceğimizi, neye
saygı duyacağımızı bilmeden insan olmak hem de canlı kanlı insan olmak bize zor
geliyor. Bundan utanıyoruz, bunu rezillik olarak görüyoruz. Biz ölü doğmuşuz
kuşaklardır kimseye babalık yapmamışız git gide daha da kötü oluyoruz.”
Dostoyevski
Dünya, Evren
dediğimiz yerden kimse memnun değil, çok büyük mutsuzluklar yaşanıyor. Savaşlar,
çatışmalar, aile içi şiddetler canlar acı çekiyor, inciniyorlar, neden
çözemiyoruz acaba? SEVGİyi mi, dostluğu mu, kardeşliği mi, iyiliği mi, hoş
görüyü mü, neyi paylaşamıyoruz? Bu kısacık dediğimiz hayatta, ömür nedir ki?
Bir saltanata takılanlar yönetmeye başladılar mı bırakmak istemiyorlar, baş
kaldırıları, isyanları görmezden geliyorlar. Bazen mutsuz olmaktan hak
çıkartıyorum, haklılar çünkü adaletsizlik var. Bir yanlışlık var evrende,
döngüde. Bu hırs merhametsizlik ne için? Para, servet, çıkar için mi? Dönüp
geçmişe bir bakılsa nice servet sahipleri neyi götürdüler?
“Ben ölünce
bir elimi tabutumun dışına atın, insanlar görsünler ki Padişah bu dünyadan eli
boş gitti!” Kanuni Sultan Süleyman
Emanet
aldığımız bedenimiz bile bizim değil, o da toprakta çürüyecek. Dünya, tanrının
sevgisinin alametidir diyor bir düşünür. Başarabilirsek mutluluğu, dostluğu,
kardeşliği; bu dünyada bulabiliriz SEVGİyi. Hayatı kucaklamak, yaşamın farkında
olmak, dünyamızın bütün güzelliklerini görmek dileğiyle SEVGİ ile kalın.
Zerrin ÖZDOĞDU KARAZİNCİR
Bir çocuk sevdim
uzaklarda
Bir elinde yarın, öbür elinde dün
Erken ihtiyarlamaktan sanki biraz üzgün
Dünyanın haline bakıp güldü geçti.
Sezen AKSU